Mikrobiyoloji Notları

Mikrobiyoloji

Mikrobiyoloji , mikrorganizmaları inceleyen bilim dalıdır. Bakteriler, archaea, virüsler, protistler, mayalar ve küfler gibi mikroorganizmalar mikrobiyolojinin konu alanını oluştururlar. Mikrobiyoloji bilim dalının aktif olarak kullanıldığı uygulama alanları tıp, tarım ve endüstridir. Kaynak; Wikipedia

1.Mikrobiyoloji Terimleri

  • Mikroorganizma:Canlılarda infeksiyonlara yol açan çok küçük biyolojik etkenlerdir. Bunlar bakteriler, virüsler, mantarlar ve parazitlerdir.
  • Mikrobiyoloji: İnsan ve hayvan sağlığı ile direk olarak ya da yakından ilgili olan mikroorganizmaların incelendiği bilim dalı.
  • Bakteri: İnsan ve hayvanlarda infeksiyona yol açan, DNA ve RNA’ya sahip, enzim aktivesi gösteren, canlı ve cansız (besiyeri) ortamlarda bölünmeyle çoğalabilen, filtrelerden geçemeyen toprak, su ve havada da bulunabilen yuvarlak, çomak ya da sarmal şekilli canlılardır. Bakterileri inceleyen bilim dalına “Bakteriyoloji” denir.
  • Virüs: Zorunlu hücre parazitleri olup, bakterilerin geçemedikleri filtrelerden geçebilen, kendi metabolik aktiviteleri olmadığı için seçtikleri canlı hücrenin metabolizmasından yararlanarak çoğalabilen ve girdikleri organizmada değişikliklere yol açan, yalnızca bir nükleik asit (DNA ya da RNA) taşıyan, infeksiyon oluşturma gücüne sahip canlılardır. Virüsleri inceleyen bilim dalına “Viroloji” denir.
  • Mantar (Fungus): Doğada yaygın olarak bulunan, insan ve hayvanlarda mikotik infeksiyonlara yol açan, bölünme, tomurcuklanma ve sporlanmayla çoğalabilen küf ( çok hücreli) ya da maya (tek hücreli) yapısındaki canlılardır. Mantarları inceleyen bilim dalına “Mikoloji” denir.
  • Epizootiyoloji: Salgın hayvan hastalıklarının çıkış, yayılış ve dağılışları ile bunlara etkileyen faktörleri ve bu hastalıklardan korunma ve kontrol yöntemlerini inceleyen bilim dalıdır.
  • Hastalık: İnsan ve hayvanlarda hücre, doku veya organlardan birinin ya da birkaçının normal fonksiyonlarını yerine getirememesidir.
  • Saprofitik mikroorganizma: İnsan ve hayvanlarda hastalık oluşturmayan mikroorganizmalardır.
  • Patojenik mikroorganizma: İnsan ve hayvanlarda hastalık oluşturan mikroorganizmalardır.
  • Patojenite: Mikroorganizmaların hastalık oluşturma yeteneğidir.
  • Virulens: Patojen mikroorganizmaların hastalık oluşturma gücüdür.
  • İnfeksiyon: Patojenik bir mikroorganizmanın vücuda girmesi, yerleşmesi, çoğalarak yayılması ya da üremesi sırasında oluşturduğu enzim ve toksinlerinin yayılması sonucunda canlıda hastalık belirtilerinin ortaya çıkmasıdır.
  • İnceleme örneği: Vücudunda herhangi bir infeksiyonun söz konusu olduğu canlı ya da ölü hayvanlardan, infeksiyonun laboratuar tanısı amacıyla alınan her türlü muayene maddesine (iç organlar, kan, idrar, dışkı v.s.) inceleme örneği denir.
  • Bakteriyoskopi: Laboratuara gönderilen marazi maddelerden direkt olarak preparat hazırlanarak, etkenin morfolojik tanısı amacıyla mikroskopta incelenmesidir.
  • Besiyeri (Vasat): Mikroorganizmaların üretilmeleri, saf olarak elde edilmeleri ve çeşitli biyokimyasal özelliklerinin incelenmesi için kullanılan, sıvı ya da katı olarak hazırlanan besleyici ortamlardır.
  • Ekim: İçerisinde mikroorganizmaların bulunduğu bilinen ya da bunların bulunup bulunmadığı araştırılacak olan ortamlardan ekim aletleri (çoğunlukla öze) ile alınan örneklerin belirli kurallara göre besiyerlerine aktarılması olayıdır.
  • İnokulum – İnokulasyon: Canlı ve ölü hayvanlardan alınan marazi maddelerden çeşitli yöntemlerle hazırlanan homojen süspansiyona inokulum, inokulumun deney hayvanlarına çeşitli yollarla uygulamasına inokulasyon denir. Bu uygulama etkenin patojenitesini saptamak amacıyla yapılır.
  • İnkubasyon (Kuluçka) Süresi: Mikroorganizmaların vücut içinde ya da dışında üremesi için gerekli olan süre.
  • Üreme: Bakterilerin ve mantarların uygun besiyerlerinde ve çevresel koşullar altında, virüslerin canlı ortamlarda (doku kültürü, embriyolu yumurta, deney hayvanları gibi) çoğalmasıdır.
  • Kültür: Laboratuarlarda besiyerlerinde üretilmiş olan mikroorganizmaların tümüne kültür denir.
  • Koloni: Katı besiyerinde üreyen mikroorganizmaların oluşturdukları gözle görülebilen kümelere koloni denir. Mikroorganizma türleri kendilerine özgü renk, koku, büyüklük ve yapıda koloni oluştururlar.
  • Karışık kültür: İçinde çeşitli mikroorganizmaların ürediği kültürdür.
  • İzolasyon: İnceleme örneğinde bulunan hastalık etkeni mikroorganizmanın laboratuarda ekim yapılarak üretilmesi ya da karışık kültürdeki bir mikroorganizmayı diğerlerinden ayırarak saf olarak üretme işlemidir.
  • Saf kültür: Yalnız bir tür mikroorganizmanın uygun besiyerinde üretilmesi ile oluşan kültürdür.
  • Suş (Köken): Herhangi bir ortamdan soyutlanarak elde edilen ve bütün özellikleri belirlenmiş saf kültürlerdir.
  • İdentifikasyon: İzole edilen mikroorganizmanın morfolojik, fizyolojik ve biyokimyasal özelliklerinin saptanarak isimlendirilmesidir. (ör; E.coli)
  • Spor: Bazı bakterilerin stoplazmasının içerisinde ve özel koşullara bağlı olarak oluşan, o bakterilerin çeşitli fiziksel ve kimyasal çevre etkilerine karşı dayanıklı olmasını sağlayan ve üreme ile ilgisi olmayan oluşumlardır.
  • Portör: Bazı infeksiyonlarda hayvanların iyileştikten sonra hastalık etkenini çeşitli yollarla saçmalarıdır.
  • Rezervuar: Hastalık etkenini aldıkları halde, kendileri infeksiyona yakalanmayan fakat etkeni bünyelerinde barındırarak duyarlı hayvanlara bulaşmasını sağlayan omurgalı canlılardır.
  • Morbidite: Bir havyan topluluğunda, infekte olan hayvan sayısının populasyon sayısına oranıdır.
  • Mortalite: Bir havyan topluluğunda hastalıktan ölen hayvan sayısının populasyon sayısına oranıdır.
  • Letalite: Bir hayvan topluluğunda hasta olan hayvan sayısının aynı hastalıktan ölen hayvan sayısına oranıdır.
  • İnsidens: Belirli bir zaman periyodunda görülen hastalık olgularının oranıdır
  • Prevalans: Belirli bir zaman kesitinde saptanan hastalık olgularının oranıdır.
  • Zoonotik infeksiyon: Hayvanlardan insanlara, insanlardan hayvanlara bulaşabilen hastalıklara denir.

mikrobiyoloji ders notları
Mikroorganizma

2.Sterilizasyon

Herhangi bir maddenin ya da cismin birlikte bulunduğu tüm mikroorganizmaların her türlü canlı ve aktif şekillerinden temizlenmesi işlemidir. Sterilizasyon işlemi sonucunda, bu işlemin uygulandığı madde ya da cisimlerde gelişme ve çoğalma yeteneğinde hiçbir mikroorganizma bulunmadığı anlaşılır.

Sterilizasyon Yöntemleri

  • A – Isı ile Sterilizasyon
    • I – Nemli ısı ile sterilizasyon
      • a- Buharla sterilizasyon
        • 1- Basınçlı buharla
        • 2- Basınçsız buharla
      • b- Sıcak su ile sterilizasyon
        • 1- Kaynatma ile
        • 2- Tindalizasyon
    • II – Kuru sıcak hava ile sterilizasyon
    • III – Yakma ve alevle sterilizasyon
  • B – Süzme (filtrasyon) ile sterilizasyon
  • C – Işınlama ile sterilizasyon
  • D – Kimyasal maddelerle sterilizasyon (Dezenfeksiyon)
  • E – Etilen oksit gazıyla sterilizasyon

Mikrobiyoloji Ders Notları Pdf İNDİR(google drive)

Üniversite Ders Notları

Termodinamik 1 ve Termodinamik 2

yunus çengel termodinamik kitabı

Termodinamik ders notları

Bu kitabın pdf’i tanıtım amaçlı paylaşılmaktadır.Herhangi bir ticari amaçla kullanılması , çoğaltılması yasaktır.

Yunus Çengel Pdf (yandex disk)

Termodinamik dersi için en sık kullanılan kaynak Yunus Çengel’in Termodinamik kitabıdır. Size her yerde bulamayacagınız kitabın slaytlarını tanıtım amaçlı veriyoruz.Pdf ders notunu sadece sınavlarınıza yönelik paylaşıyoruz ticari amaçla kullanmak yasaktır, kitabın PDF’i sadece tanıtım amaçlı paylaşılmıştır kitabın kendisini almanız termodinamik konularını daha iyi kavramınızı ve üniversite hayatınızda mühendislik anlamında sağlam temeller atmanızı sağlar. Basarılar

termodinamik yunus çengel pdf

TERMODİNAMİK VE ENERJİ
• Termodinamik: Enerjinin bilimi.
• Enerji: Değişikliklere sebep olma yeteneği.
• Termodinamik sözcüğü, Latince therme (ısı) ile
dynamis (güç) sözcüklerinden türemiştir.
• Enerjinin korunumu prensibi: Bir etkileşim esnasında,
enerji, bir formdan başka bir forma dönüşebilir, ama
enerjinin toplam miktarı, sabit kalır.
• Enerji yaratılamaz veya yok edilemez.
• Termodinamiğin birinci yasası: Enerjinin korunumu
ilkesini ifade eder.
• Birinci yasa enerjinin termodinamikle ile ilgili bir özellik olduğunu öne sürer.
• Termodinamiğin ikinci yasası: Enerjinin niceliğinin (miktarının) yanın da niteliğinin
(kalitesinin) de dikkate alınması gerektiği üzerinde durur ve doğadaki değişimlerin
enerjinin niteliğinin azaldığı yönde gerçekleştiğini belirtir.
• Klasik Termodinamik: Her bir parçacığın davranışının bilinmesine gerek duyulmadan,
termodinamik ile ilgili çalışmaların makroskopik olarak ele alınması yaklaşımına denir.
• Mühendislik problemlerinin çözümü için doğrudan ve kolay bir yöntem oluşturur
• İstatiksel termodinamik: Tek tek parçacıkların oluşturdukları büyük kümelerin ortak
davranışlarını göz önüne alır.

telif hakkı sorunları için dersnotlarim3481@gmail.com bildiriniz.

Isı transferi ders notlarını görüntüle

PDF İNDİR

Genel Kimya Ders Notları

Üniversite genel kimya ders notlarına yazımızdan ulaşabilirsiniz.

1.Kimyanın Amacı

  • Kimya bizi ve etrafımızdaki her şeyi içeren maddenin incelenmesidir.
  • Kimya yaşamımızın ayrılmaz bir parçasıdır.
  • Kimya, bilimin diğer birçok alanıyla ve insanın uğraştığı birçok alanla ilişkili olduğu için, bazen “merkez bilim” olarak adlandırılır.
  • Kimya “gelişimini tamamlamış” bir bilim olmakla birlikte, kimyanın iç yapısı yanıtlanmamış sorular ve açıklanmamış sorularla doludur.
  • Güneş pilleri, transistörler ve fiber   optik   kablolar   gibi elektronik aletleri iyileştirmek için yeni maddeler geliştiren kimyacılar, kimyanın fizik ve mühendislikle ortak konuları üzerinde çalışırlar. •
  • Kanser ya da AİDS’ e karşı kullanılacak yeni ilaçlar geliştiren kimyacılar kimyanın farmakoloji ve tıp ile ortak alanlarında çalışırlar.

1.1 Bilimsel Yöntem

  • Bilimi diğer çalışmalardan ayıran şey bilim adamlarının bilgi edinmek için kullandıkları yöntem ve bu bilginin özel önemidir.
  • Bilimsel bilgi doğal olayların açıklanmasında bazen de gelecekteki olayların önceden tahmin edilmesinde kullanılabilir.
  • Bilimsel yöntem gözlemler, deneyler, yasa ve hipotezlerin formüllendirilmesi ve kuramların bir bileşimidir.
üniversite mühendislik fakülteleri genel kimya ders notları
genel kimya ders notları

1.2 Maddenin Özellikleri

  • Kimya, maddenin bileşim ve özellikleriyle ilgilenen bilimdir.
  • Madde boşlukta yer tutan, kütle denen bir özelliğe sahip ve eylemsizliği (bir cismin hareketsiz yada sabit hızlı olma hali) olan nesnedir.
  • Bileşim, bir madde örneğinin bileşenlerini ve bunların madde içindeki bağıl oranlarını belirtir.

Örnek: H2O, % 11,19 H ve % 88,81 O (kütlece)

  • Özellikler, bir madde örneğini başka madde örneklerinden ayıran niteliklerdir. Kimi durumlarda özellikler gözle görülebilir. Maddenin özellikleri, genellikle, fiziksel özellikler ve kimyasal özellikler diye iki grupta toplanabilir.
  • Modern anlamda madde; enerjinin yoğunlaştırılmış şekli olarak tanımlanır.

Bu dönüşüm Einstein ’ın

E = mc2

bağıntısına göre olur. Kütle madde miktarının bir ölçüsüdür ve herhangi bir cismin kütlesi o cismin uzaydaki konumuna göre değişmez.

Fiziksel Özellikler ve Fiziksel Değişimler

  • Fiziksel Özellik: Maddenin bileşimini değiştirmeyen özelliktir.

 Örneğin, renk bir fiziksel özelliktir.

 Örneğin, bakır dövülerek levha ya da yaprak haline getirilebilir. Bu özellik kırılgan olmama (dövülebilirlik) özelliğidir.

  •  Fiziksel Değişme: Fiziksel değişmede maddenin bazı fiziksel özellikleri değişir, ama bileşimi değişmeden kalır. Örneğin, sıvı su donarak katı su (buz) oluşturduğunda (fiziksel değişme), kesinlikle farklı görünürse de bileşimi hala kütlece % 11,19 hidrojen ve % 88,81 oksijendir.

Kimyasal Özellikler ve Kimyasal Değişimler

  • Kimyasal değişme ya da kimyasal tepkimede bir ya da daha fazla madde çeşidi farklı bileşimlerde yeni madde örneklerine dönüşür.
  • Kimyasal değişme, maddenin bileşiminde meydana gelen değişmedir. Örnek olarak, kağıdın yanması gösterilebilir.
  • Kimyasal Özellik: Bir madde örneğinin, belli koşullarda, bileşiminde bir değişme meydana getirebilmesi (ya da getirememesi) yeteneğidir.

1.3 Maddenin Sınıflandırılması

  • Madde, atom denen çok küçük birimlerden oluşur.
  • Bilinen elementler karbon, demir ve gümüş gibi çok tanınan maddelerden, lutesyum ve talyum gibi fazla tanıdık olmayan maddelere kadar uzanır.
  • Kimyasal bileşikler, iki ya da daha fazla farklı element atomunun birleşmesiyle oluşan maddelerdir. Bilim adamları milyonlarca farklı kimyasal bileşik tanımlamışlardır.
  • Molekül, bileşiği oluşturan atomları, bileşikteki ile aynı oranda içeren en küçük birimdir. Su molekülü, iki hidrojen atomunun bir oksijen atomuna bağlı olduğu üç atomlu bir birimdir.

Maddelerin Sınıflandırılması

  • Bir element ya da bileşiğin bileşimi ve özellikleri verilen bir örneğin her tarafında aynıdır ve bir örnekten diğerine değişmez. Element ve bileşiklere “saf madde” adı verilir.
  • Saf maddelerin karışımlarını tanımlarken homojen karışımlar ya da çözelti terimlerini kullanırız. Örneğin; hava çeşitli gazların, başlıca azot ve oksijen elementlerinin homojen bir karışımıdır.
  • Kum ve su örneğinde olduğu gibi heterojen karışımlarda bileşenler farklı bölgelere ayrılırlar. Buna göre, karışımın bir yerinden diğerine bileşim ve fiziksel özellikler değişebilir. Mayonez, bir beton parçası ve bir bitki yaprağı heterojendir.
  • Genellikle heterojen karışımlar, homojen olanlardan kolaylıkla ayırt edilebilir.

Karışımların Ayrılması

  • Bir karışım uygun fiziksel yöntemlerle bileşenlerine ayrılabilir. Kum ve su karışımı gözenekli bir süzgeç kağıdı konulmuş bir huniye dökülürse su geçer, kum süzgeç kağıdında kalır. Bir katının, içinde bulunduğu sıvıdan ayrılma işlemi “süzme” diye bilinir.
  • Diğer bir yöntem damıtmadır (distilasyon). Bir sıvıyı kaynatıp, oluşan buharını tekrar yoğunlaştırarak diğer bileşeninden ayırma işlemidir. Basit damıtmada, uçucu bir sıvı, içinde çözülmüş uçucu olmayan katıdan ayrılır. Ayrımsal damıtmada (fraksiyonlu distilasyon) bir sıvı çözeltinin bileşenleri farklı uçuculuklarından yararlanılarak birbirinden ayrılır.
  • Diğer bir ayırma yöntemi kromatografidir. Bileşiklerin kağıt ve nişasta gibi farklı katı maddelerin yüzeylerine tutunma (adsorbsiyon)  eğilimlerindeki farklılığa dayanan bir ayırma tekniğidir.
  • Bir sıvının başka bir sıvı içinde oluşturduğu heterojen karışımlara (birbiri içinde çözünmeyen iki sıvı karışımı) emülsiyon karışım adı verilir. Örneğin; tereyağ, margarin, süt, krema (yağ\su karışımı).
  • Bir sıvı içerisinde bir katının tam olarak çözülmeyip küçük zerrecikler halinde dağılmasıyla oluşan heterojen karışımlara süspansiyon karışım adı verilir.  Örneğin; ayran, pişmiş türk kahvesi..
  • Bir sıvının gaz ile oluşturduğu heterojen karışımlara aerosol denir. Örneğin; deodorantlar, sis, spreyler

Notu İNDİR

Isı Transferi

Termodinamik ve Isı Transferi

Termodinamik bilimi, bir sistem bir denge durumundan diğerine bir süreçten geçerken ısı transfer miktarı ile ilgilenir ve sürecin ne kadar süreceğine dair hiçbir referans vermez. Isı transferi ders notları DERS NOTUNU İNDİR

Termodinamik ders notlarını görüntülemek için termodinamik ders notları yazımıza göz atın.

Heat transfer, Isı transferi bilimi, sıcaklık farkının bir sonucu olarak bir sistemden diğerine aktarılabilecek enerji oranlarının belirlenmesiyle ilgilenir.

mühendisliğin temel derslerinden biri olan ısı transferi dersi notları
Isı transferi ders notları

Termodinamik denge durumlarıyla ilgilenir ve bir denge durumundan diğerine değişir. Isı transferi, diğer taraftan, ısıl denge eksikliği olan sistemler ile ilgilenir ve böylece nonequilibrium bir olgudur.Isı transferi ders notları

Bu nedenle, ısı transferi çalışması tek başına termodinamik prensiplerine dayanamaz.
Ancak, termodinamik kanunları, ısı transferi bilimi için bir çerçeve yatıyordu.

Isı Transferi

  • Isı transferi için temel gereksinim, bir sıcaklık farkının varlığıdır.
  • İkinci yasa, ısının azalan sıcaklık yönünde aktarılmasını gerektirir.
  • Sıcaklık farkı, ısı transferinin itici gücüdür.
  • Belirli bir yöndeki ısı transfer hızı, bu yöndeki sıcaklık gradyanının büyüklüğüne bağlıdır.
  • Isı transferi daha büyük sıcaklık gradyanı, daha yüksek oranda.

Isı Tranferinin Uygulama Alanları

  • İnsan bedeni
  • Havalandırma sistemleri
  • Uçaklar
  • Araba radyatörleri
  • Enerji Santralleri
  • Soğutma sistemleri

Isı ve Enerjinin Diğer Formları

  • Termal
  • mekanik
  • kinetik
  • potensiyel
  • elektriksel
  • manyetik
  • kimyasal ve nükleer

Toplamları, bir sistemin toplam enerji E’sini (veya birim kütle bazında e’yi) oluşturur.

Tüm mikroskobik enerji formlarının toplamına bir sistemin iç enerjisi denir.

İç Enerji

  1. İç enerji, moleküllerin kinetik ve potansiyel enerjilerinin toplamı olarak görülebilir.
  2. Moleküllerin kinetik enerjisine duyarlı ısı denir.
  3. Bir sistemin fazı ile ilişkili iç enerjiye gizli ısı denir.
  4. Moleküldeki atomik bağlarla ilişkili iç enerjiye kimyasal (veya bağ) enerji denir.
  5. Atomun çekirdeğindeki bağlarla ilişkili iç enerjiye nükleer enerji denir.
İç enerji ve Entalpi
  • Akışkan akışını içeren sistemlerin analizinde sıklıkla u ve P ν özelliklerinin birleşimiyle karşılaşırız.
  • Kombinasyon entalpi olarak tanımlanır (h=u+P υ).
  • P u terimi, akışkanın akış enerjisini temsil eder (akış işi olarak da adlandırılır).

Gazların, Sıvıların ve Katıların Özgül Isıları

  • Özgül ısı, bir maddenin birim kütlesinin sıcaklığını bir derece yükseltmek için gereken enerji olarak tanımlanır.
    • İki çeşit özel ısı:
    – sabit hacim cv’sinde özgül ısı ve
    – sabit basınç cp’de özgül ısı.
    • Bir maddenin özgül ısısı, genel olarak, sıcaklık ve basınç gibi iki bağımsız özelliğe bağlıdır.
  • İdeal bir gaz için, ancak bunlar yalnızca sıcaklığa bağlıdır.

Özgül Isı

Düşük basınçlarda tüm gerçek gazlar ideal gaz davranışına yaklaşır ve bu nedenle özgül ısıları yalnızca sıcaklığa bağlıdır.

Özgül hacmi (veya yoğunluğu) sıcaklık veya basınçla değişmeyen bir maddeye sıkıştırılamaz madde denir.

Sabit hacim ve sabit basınca özgü ısılar sıkıştırılamaz maddeler için aynıdır.

Sıkıştırılamaz maddelerin özgül ısıları sadece sıcaklığa bağlıdır.

özgül ısı

Isı Transferi vize soruları

Mukavemet

Mühendisliğin temel konularından olmazsa olmaz derslerden biri de mukavemettir.Bu yazımızda mukavemet ders notları örnekleriyle birlikte derledik. Vize ve finallerinizde başarılar.

DERS NOTUNU İNDİR

1.Gerilme Kavramı

1.1 Gerilmenin Anlamı

Gerilme genel anlamda birim alana düşen iç kuvvet olarak tanımlanır.

Gerilme kavramının anlaşılması , mukavemet konularının kavranmasında çok önemli bir temel teşkil eder.

Bu kavramı anlayabilmek için , öncelikle ayırma prensibinin ve iç kuvvet kavramının anlaşılması gerekir.

Gerilme kavramını önce kendimizden anlamaya çalışacağız. Mukavemet ders notları

1.2 İnsanda Stres -Cisimlerde Gerilme

Gerilmenin İngilizcesi stress dir. Stres kelimesi ise şu an Türkçe olarak, bir olayın veya fiilin bizde oluşturduğu endişe ve tedirginlik anlamında kullanılmaktadır.

İnsandaki stres,dışarıdaki olayların baskısıyla oluşur. Yani stres dış yüklerin (olayların,baskıların) bizde oluşturduğu etkidir. Yoksa stres dışı bir yük (baskı) değildir. Stres uygulanmaz ,oluşur.

İşte benzer şekilde katı cisimler için dışarıdan uygulanan fiziksel yükler, cismin içinde stres(gerilme) oluşmasına sebep olur.

Bizdeki stres belli bir sınırı aşarsa, şok, baygınlık gibi hasarlara sebep olur. Bu sınır ise kişiden kişiye değişir. İradesine sahip, sabırlı kişilerin stres sınırı yüksektir.

mukavemet ders notları gerilme

Dış yükler sonucu üzerinde stress oluşan katı cisimlerde de belli bir sınırdan sonra çatlama, kopma, akma(kalıcıdeformasyon) gibi hasarlar oluşabilir.

Bu ise katı cismin malzeme cinsiyle çok yakından ilgilidir.

Aynı geometride fakat farklı malzemeden imal edilen iki cismin aynı dış yüke gösterdikleri cevaplar farklı olacaktır. Bir ipi çekerek koparsak bile, aynı kalınlıkta çelik bir teli koparamayız.

Notun devamını görüntülemek için

Biyokimya Ders Notları

Biyokimya nasıl bir bilim dalıdır? Kimyacılar niçin biyokimya ile ilgilenir? Bu sorulara cevap vermek istersek biyokimya bilim dalı için şunlar söylenebiliriz.

Klasik bir tanıma göre biyokimya; canlı organizmaların en küçük yapısal birimi olan hücrenin kimyasal yapısını ve hayatın devamı boyunca canlı organizmalarda meydana gelen kimyasal olayları inceleyen bir bilim dalıdır. Biyokimya; biyolojik olayları kimyasal prensipler çerçevesinde ele alan, inceleyen ve analiz eden bir bilim dalıdır.

Biyokimya, binlerce farklı biyomolekülün canlıların olağanüstü özelliklerini oluşturmak için birbirleriyle nasıl etkileştiğini sorgulamaktadır.

Tıp ve sağlık bilimlerini de kapsamına alan biyoloji çok karmaşık problemler içermektedir. Biyokimya bilim dalı ise birtakım deneyler yaparak ve bir takım aletleri kullanarak bu sorunlara cevap aramaktadır.

Biyoloji ve kimya temel bilimlerinin bir çalışma alanı olan biyokimya, günümüzde başta tıp olmak üzere tarım, beslenme ve endüstride de uygulama alanı bulan bir bilim dalı haline gelmiştir. Bu çok geniş kullanım alanında biyokimya; klinik kimya, fizyolojik kimya, zirai biyokimya, moleküler biyoloji, biyokimya mühendisliği, gıda enzimolojisi, gen mühendisliği vb. gibi alt dallara ayrılmıştır.

Histoloji ders notlarını görüntüle

 

1.Bölüm Yaşamın Moleküler Anlamı-Biyokimya

  • Canlı organizmalar cansız moleküllerden oluşur. Canlı organizmalar, canlılık sona erdikten sonra cansız birtakım maddeler yığınına dönüşür.
  • Biyomoleküller olarak adlandırılan canlı yapıdaki bu moleküller, birbirinden ayrılıp incelendiği zaman cansız maddelerin bağlı bulundukları bütün kimyasal ve fiziksel yasalara uydukları görülür.
  • Üstelik canlı organizmalar gelişigüzel bir araya getirilmiş herhangi bir molekül topluluğunca sergilenmeyen olağanüstü niteliklere sahiptir. Bu bölümde, önce canlı organizmaları diğer madde topluluklarından (cansız varlıklardan) ayıran özelliklere değineceğiz ve sonra tüm canlı organizmaları karakterize eden bir seri ilkeyi belirleyeceğiz. Bu ilkeler, organizmaların ve onların hücrelerinin düzenlenmesini belirlemektedir.

Notun devamını İNDİR

Sayısal Yöntemler

1.GİRİŞ

Mühendislikte doğadaki olayların ve oluşumların bilimsel yöntemlerle anlaşılan işleyiş kuralları çok önemlidir. Bu kurallar insanlığın kullanımına sunulacak alet, cihaz, makine, yapı ve sistemlerinin oluşturulmasında, işletilmesinde ve geliştirilmesinde kullanılmaktadır. Sayısal yöntemler ders notlarının tamamını görüntüle

Doğadaki olaylar ve oluşumlar bilimsel yöntemlerle incelenirken değeri değiştikçe olayların seyrini veya oluşumların sonucunu etkileyen büyüklüklere değişkenler denir. Bu incelemeler sonucunda değişkenler arasındaki ilişkilerden tablo değerleri çeşitli grafikler veya cebirsel, diferansiyel ve integral denklemler veya sistemleri elde edilir.

İkinci dereceden cebirsel denklemler sayısı fazla olmayan cebirsel denklem sistemleri lineer diferansiyel denklemler ve sistemleri , düzgün geometriye sahip kısmi türevli lineer diferansiyel denklemler ve sistemlerinin analitik yöntemlerle çözüme gidilmesine karşılık diğer durumlarda pek kolay olmamaktadır.

Hatta çoğu kere bu imkansızdır . Bu sebeple büyük denklem sistemleri, lineer olmama durumu ve karmaşık geometri durumlarında sayısal yöntemler veya deneysel yöntemler uygulanmaktadır. Son yıllarda bilgisayar teknolojisindeki gelişmeler sayısal yöntemlerin yoğunluğunu ve etkinliğini artırmıştır.

1.1 Sayısal Hesaplamalarda Hata Analizi

Sayısal yöntemlerde oluşabilecek hataları kesme , yuvarlatma hatası ve seçilen matematik modelden kaynaklanan hatalar olarak sayabiliriz.

Bu hatalardan Kesme hatası, yüksek matematik fonksiyonları hesaplanırken kullanılan serilerde alınan terim sayısına bağlıdır.

Yuvarlatma hatası, yapılan işlemlerde gerçel sayılarda virgülden sonra alınan rakam sayısına bağlıdır. Bu yüzden Matematik modelden kaynaklanan hata Gerçek durum ile matematik model arasındaki farka
bağlıdır.

1.2 Hata Tanımı

  • Doğru değer = yaklaşık değer + Hata
  • Hata = Doğru değer – yaklaşık değer
  • Et = Doğru değer – yaklaşık değer
  • Bağıl hata = hata / doğru değer
  • Bağıl yaklaşık yüzde hata εa = ( yaklaşık hata / yaklaşık değer) 100 %
  • Ardışık metotlarda uygulanışı
  • εa = (( şimdiki yaklaşık değer – bir önceki yaklaşık değer)/ (şimdiki yaklaşık değer )) 100 %
  • Bağıl gerçek yüzde hata εt = (gerçek hata / doğru değer ) 100 %

2.SAYISAL YÖNTEMLERİN SINIFLANDIRILMASI

2.1 Denklemlerin Kökleri

Sayısal yöntemlerin sınıflandırılmasında denklem kökleri aşağıda gösterilmiştir.

f(x) = 0 denklemini sağlayan x değerlerinin f (x)
hesabı

sayısal yöntemler | denklemlerin kökleri

Gauss Eliminasyon metodu,yaklaştırma metodu,cramer kuralı, gauss-jordan metodu,regression metodu, interpolasyon ve daha fazlasını görmek için aşağıdaki linkten ders notunun tamamına erişebilirsiniz.

Diğer Üniversite notlarını görüntülemek için tıklayınız

Histoloji

Histoloji :insan ve hayvan dokularının bileşimini ve yapısını özelleşmiş işlevleriyle bağlantılı olarak inceleyen bilim dalıdır.Histoloji Ders Notları

Doku : birbirine benzeyen ve aynı fonksiyonu yapmaya yönelik hücre ve hücre ürünlerinin kompleks bir topluluğudur.

Histogenesis sonucunda dört tip doku oluşur.Bunlar;

  1. Epitel doku
  2. Destek doku
  3. Kas dokusu
  4. Sinir dokusudur.

DOKU

  • Bazı özel görevler üstlenmiş hücre topluluklarıdır.
  • Bir doku aynı yönde özelleşmiş hücre ve hücrelerarası maddelerin biraraya gelmesiyle oluşmuştur.
  • İntrauterin hayatta zigot,bölünerek çoğalır ve ektoderm,endoderm ve mesoderm olarak üç tabakadan meydana gelir.
  • Bu tabakalar ileride farklı işler yapacak dokuların esasıdır.
  • Endodermden epitel doku,
  • Mesodermden destek ve kas dokusu ,
  • Ektodermden ise dış epitelyal dokular ve sinir dokusu gelişir.
  • Embriyonun bu üç tabakadan gelişmesi ve dokuların oluşmasına histogenesis adı verilir.
Histoloji ders notları

Epitel Doku

  • Epitel doku embriyonun her üç germ yaprağından da köken alır.
  • Derinin yüzey epiteli ekdodermden,
  • Sindirim borusu endodermden,
  • Kan damarlarının endoteli mezodermden gelişir

Deri , oral ve anal bölgelerin epiteli ektodermal kökenli , solunum ve sindirim yollarının epiteli endoderm ve üriner yolların epiteli gibi diğerleri de mezodermden köken alırlar.

  • Sıkıca bir araya gelmiş hücrelerden oluşur.
  • Vücudun dış yüzeyi ve iç ortamda boşlukları , organları örter.
  • Bağ dokusu ile desteklenmiştir.
  • Epitel içerisinde kan damarı bulunmaz.

Epitel Dokunun Fonksiyonları

  • Koruma (yüzeyleri örtmek ve döşemek)
  • Epitel hücreleri arasında molekül taşınması
  • Mukus , hormon,enzim gibi maddelerin salgılanması
  • Emilim( bağırsak ,böbrek)
  • Maddelerin hareketlerinin kontrolü,
  • Duyuların algılanması
  • Kasılma

NOTU İNDİR